8 Şubat 2016 Pazartesi

Kısa bir bilgilendirme

Sanılmasın ki unuttum ben bu blogu☺️

Aslında amacım daha iyi bir blog yazarı olabilmekti, efendim haftada en az üç post, bebek gelene kadar bir sürü kanaviçe, tığ işi falan. Evdeki hesabı çarşıya uyduramadık. Önce hastalıklar biraz beni uzak kıldı herşeyden, sonra oğluşun hastalıkları. En son Ocağın ilk haftası, Alp paşa 100üncü hastalığını anne de 6. Hastalığını (ki 2 kere antibiyotik kullanarak) geçirince karnımdaki bebeye de yazık diyerek okula göndermeme kararı aldım. 
Sonra oğluş toparlandı, sümükler öksürükler bitti, anne iyileşti ama tabi ağırlaştı, sonuçta 34. Haftadan sonra bel ağrısı falan başlıyor tabi, ne hobilerime zaman ayırabildim ne bişey. 

Biz bu arada oğlum iyileşsin diye pek evden de çıkmadık yani, genel evde takılan bir halimiz oldu, arada bir iki kez yemeğe gittik o kadar. Hem salgınlar diz boyu herkes biliyor, dedik biri hamile diğeri junior biz en iyisimi başımıza bela almayalım. Evde bir güzel faaliyetler yaptık, pakolino aldık, anne snapchate sardı faaliyetler yayınlandı falan. 
İşte en son hatırladığım faaliyetimiz yuksrıdaki kelebek yapıştırma faaliyeti. Akşamına rezalet bir griple başa çıkmam gerektiğini bilmeden iyi eğlenmiştik aslında oğluşum ile, danslar oyunlar falan bir mutluluk bir neşe. Akşam üzeri titreme ile başlayan lanet nöbetler sayesinde 10 güne yakın yatmam gerekti, hem de influenza A yani ayıptır söylemesi domuz gribi. Karantinaya alınamadım, boşa koysalar dolmadı doluya koysalar almadı çünkü, normal domuz gripleri gibi ağır değildim, o yüzden hamile olduğum kapma riskim fazl olduğu için normal karantina katına alamadılar, hamile katına da alamadılar yeni doğanlar falan hepsi risk altında olurdu çünkü. 
Sonuç elimde grip ilacım ve maskemle doğru eve geldim, ertesi gün evde herkes maskeliydi ve annem babam oğluşumu da alıp evlerinin yolunu tuttular. Yaklaşık 7 gün uzak kaldım oğlumdan. Bulaşıcılık süresi geçer geçmez geldiler. Tabi ben bu arada kendime pek iyi bakmadığım için 3 kilo kaybetmiştim. Nstler de biraz bebeğin deli deli hareketleri yüzünden riskliydi, 36. Haftadan itibaren 2 günde bir nst başladı takip için. Tam 37+0 oldum ki kızımın suyunun bittiğini farkettik ( ki kendisi hiç sorunlu bebek olmadı, hep benim sorunluluğum yani :)) 28 Ocak perşembe günü sabah nstden sonra ultrasona girip aslında 4 veya 8 Şubatta planlanan (ki ben 02/02 olsun istememe rağmen drum olmaz diyordu erken diye) doğumum jet hızıyla akşam üzeri alalım a gitti :)
Eve gel hazırlan çikolataları hallet falan derken ilki kadar kalbalık olmayan bir ekip ile hastanenin yolunu tuttuk. 

Sonrası şu şekil :) 
Bu arada kapı süsü akşam bana geldiği için hastane kapısı süsümüz farklı oldu, sonra da pislenmesin dediler kullandırtmadılar. Kuzenimin eşi yaptı çook sağolsun, inşallah bu gün evimizin kapısına asarız :) sonra da odasına zaten. 
Bir de bu sefer doğum fotoğrafçımız oldu :)) abili kardeşli kanlı revanlı bir sürü fotomuz var. Ki ben henüz göremedim. Onu da görürüz inşallah :)
Öykümüz doğdu, sağlıkta sorunu yok maşallah, şu an yanımda yatıyor. 11 günlüğüz :) gaz çıkarmayla uğraşıyoruz. 
Yakında hobilerime geri dönüp bol bol postla karşınızda olurum umarım, şimdilik biraz yorgun biraz da şaşkın olduğum için zor :) 
Kızımı oğlumu kendimi paylaşmayı bi severim bi severim, instagram : mrsluckytooth snapchat: fozgeg bulabilirsiniz beni. 💕💕💕💕 
Sevgiler...
Özge